Eflatun’un Nefis Anlayışı

İslam felsefesinde Eflatun olarak adlandırılan Antik Yunan filozofu Platon’un nefis anlayışı, onun varlık anlayışı ile paralellik göstermektedir. İki âlem olduğunu ileri süren Eflatun’a göre ilki oluş ve bozuluşa tabi olan görünüşler/ fenomenler âlemidir. Diğeri ise değişmez, duyuyla kavranaılmayan yalnızca akıl ile kavranabilen idealar âlemidir. Nesneler bu idealara göre şekillenir ve ideaların yansımasıdır. Eflatun’un nefis anlayışının da bu âlem görüşü paralelinde şekillendiğini söyleyebiliriz. Ruhun; insani, akli ve istek olmak üzere üçe ayrıldığını ileri süren filozofa göre aynı zamanda ruh ölümsüzdür (Derbeder 2007:11). Bu yazımızda Eflatun’un nefis anlayışını; nefsin tanımı, nefsin yapısı ve kısımları, nefsin bedenle ilişkisi ve ölümsüzlüğü vs. gibi görüşlerinden hareketle özetlemeye çalışacağız.

İnsanın nefis ve bedenden ibaret olduğunu ileri süren Eflatun’un nefis tanımlamalarına bakıldığında, ona göre “nefis tanrılıktır.” Yine ruhun ölümsüzlüğünü, aşk ve sevgi vs. gibi konuları genç dostu Phaidros ile tartıştığı ve aynı adlı diyalog olan Phaidros’ta ise nefsi şu şekillerde tanımlar: “Nefis Tanrılık olduğu kadar insanlıktır da.” Burada nefsin tanrısal ve insani yönlerine vurgu mevcuttur. Yine Eflatun’a göre “nefsin özü ve kavramı hareket”tir. Phaidros diyaloğunda Sokrates, dışarıdan hareket ettirilen cisimlerin nefse sahip bulunmadığını, ancak kendisi hareket eden şeylerin ruha sahip olduğunu belirtir. Nitekim nefsin ölümsüz olması da buradan kaynaklanmaktadır. Yani sürekli hareket halinde olan şeyler ölümsüzdür ve dolayısıyla nefis de ölümsüzdür (Platon 2017: 52; Derbeder 2007: 14). Eflatun Devlet diyaloğunda ise nefsi, “bir bakıma tenin bir türlü ahengi” olarak tanımlamaktadır. Yani nefis, bedene aktivite kazandıran aktif bir cevherdir, hareketli ve canlıdır denebilir (Derbeder 2007: 14-15).

Eflatun’un nefsin yapısından, vasıflarından ve idealarla olan ilişkisinden vs. bahsettiği Timaios diyaloğunda, erdem bakımından bedenden daha üstün olan nefis ölçülülük, adalet, bilgelik ve cesaret gibi vasıflara sahiptir (Platon 2015: 43; Gülsoy 2010: 50-51). Yine Eflatun Devlet diyaloğunda nefsin bölümlerinden bahseder. Bunlar akıl, irade ve istektir. İlki bizi bilgi edinmeye, ikincisi taşkınlığa ve öfkeye, sonuncusu ise yemeye, içmeye, çiftleşmeye ve buna benzer isteklere sürmektedir. Bu üç kısım, insanı insan yapan başlıca şeylerdir. Akıl gücü, tek ölümsüz olan nefis gücüdür. Çünkü istek ve iradenin aksine bedene bağlı değildir. İrade ise akıl ve istek arasında aracılık yapan bir güçtür. İstek de maddeye ve bedene bağımlıdır, bu nedenle de ölümlüdür (Derbeder 2007: 18-2).

Eflatun’un nefis-beden ve nefsin ölümsüzlüğü hakkındaki görüşlerine yer verdiği eseri, Phaidon diyaloğudur. Bu diyalog, Sokrat’ın öğrencisi olan Phaidon’un ağzından anlatılır. Phaidon burada, Sokrates baldıran zehrini içmeden birkaç saat önce, Pythogarasçı Kebes ve Simmias’la beraber Sokrates ile ölüm ve nefsin ölümsüzlüğü meselelerini konuşur ve bu konuştuklarını diğer arkadaşlarına anlatır (Platon 2019: 18). Metinde Sokrates, nefsin ölümsüz olduğunu ispatlamaya çalışır. İnsanın beden ve nefisten ibaret olduğundan; bunlardan bedenin bu dünyada göründüğünden ve değişene benzediğinden, nefsin ise bu dünyada görünmediğinden ve değişmeyene benzediğinden bahseder. Diğer ifadeyle burada nefis ilahi, ölümsüz, anlaşılır, tek görünümlü, dağılmayan ve her daim aynı kalan ideler âlemine benzer. Beden ise beşeri, ölümlü, anlaşılmaz, çok görünümlü, dağılabilen ve hiçbir zaman aynı kalmayana benzemektedir denebilir (Platon 2019: 120-22).

Phaidon’da insanın ruh ve bedenden müteşekkil olduğunu savunan Sokrates, akabinde, bunlar arasındaki öncelik ve sonralıktan bahseder. Buna göre nefis bedenden önce vardır, çünkü bedenin aksine ezelidir. Yani nefis, insan şekline bürünmeden ve bir bedenle birleşmeden önce de mevcuttur (a.e., 139). Sokrates’e göre nefis, varlığıyla bedene hayat verir ve onu canlı kılar. Bu hayat veren canlılığın zıttı ise ölümdür. Akabinde Sokrates, ölümlü olan bedenin aksine ölümsüz olan nefsin ölümsüzlüğünü kanıtlamak için bir benzetme yapar. Buna göre nasıl ki üç ve tek sayılar çift olamayacaksa; ateş ve ateşin içinde bulunan sıcak soğuk olamayacaksa, bunlar gibi nefis de ölmeyecektir (a.e., 160-62).

Eflatun’un Phaidon diyaloğunda nefisle ilgili görüşlerinden en önemlilerinden biri de aslında onun iki nefisten bahsetmesidir. Yani mürekkep ruh anlayışı ortaya koyan Eflatun’a göre nefisten ilki, ona ölüm isabet etmeyen ölümsüz nefistir. Diğeri ise bedene bağlı olan nefistir ki bedenle birlikte bu nefis yok olacaktır. Ölümsüz olan nefis iyilik yapandır. Bedenle beraber ölecek olan ise kötülükler yapandır (Platon 2019: 162-63; Olguner 1994: 472). Ölümden sonra nefislerin Hades’e ineceğinden bahseden Sokrates’e göre, her nefis, görünüşler dünyasında nasıl bir hayat geçirdiyse ona göre karşılık görecektir. Buna göre arzularının peşinden giden ve bedenine tutkuyla bağlı olan nefisler yani hayatlarını kötülükle geçiren nefisler, hak ettikleri başka bedenlere götürülünceye kadar dolanıp dururlar. Bunun aksine yaşamlarını erdemli geçiren ve tanrıların yoldaşlığına sahip olan yani iyi olan nefisler ise ölümsüz olarak ideler âlemine yükselir (Platon 2019: 164-65).

Sokrates bu görünüşler âlemini ve buna bağlı olan bedeni bir zindan olarak görür. Nitekim baldıran zehrini içip ölmesinin akabinde ezeli ve ebedi olan ideler âlemine yükseleceğinden bahseder. Tabii bu lütufa ancak filozoflar gibi erdemli bir hayat süren insanlar ulaşabilmektedir. Bunun yanında, zikrettiğimiz üzere arzularına dalan ve kötülükle dolu bir ömür geçirenler ise tekrar bu dünyaya gelerek bir hayvanın ya da insanın bedenine düşerler. Sokrates’e göre bunlardan hangisinin bedenlerini alacakları ise nasıl bir yaşam sürdüklerine bağlı olarak gerçekleşmektedir (a.e., 125). Phaidros diyaloğunda ise hayvan bedenindeki ruhların da insan bedenlerine girerek yeniden canlanabileceği ihtimalinden bahsedilir (Platon 2017: 57).

Büşra Oruç

Kaynakça 

DERBEDER, Fazıl (2007) “Platon ve Aristoteles’te Ruh Beden Problemi ve Karşılaştırılması”, Denizli: Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Pamukkale Üniversitesi. 

GÜLSOY, Pelin (2010) “Platon’un Ruh Anlayışı”, İstanbul: Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Üniversitesi.

OLGUNER, Fahrettin (1994) “Eflatun”, TDV İslam Ansiklopedisi, Cilt 10, 469-76.

PLATON (2017) Phaidros, çev. Furkan Akderin, İstanbul: Say Yayınları.

PLATON (2019) Sokrates’in Savunması -Euthyphron, Apologia, Kriton, Phaidon-, çev. Ari Çokona, İstanbul: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları.

PLATON (2015) Timaios, çev. Furkan Akderin, İstanbul: Say Yayınları.